Avucunu Yalarsın 2016.
Ne ölecek çocuğumuz, ne akacak kanımız, ne ağlayacak anamız, ne çalınacak hakkımız, ne peşkeş çekilecek toprağımız kaldı.
Sen gelenek dek hepsini aldılar bizden.
Barış pankartlarında ölüler taşındı, kardeşlerine kitap, oyuncak toplamak adına bir araya gelen çocuklarımız öldü.
Bombalar patladı umutlar söndü.
Acının, yokluğun dibini gördük.
Tecavüz, hırsızlık, yalan dolan taştı taştı…
Kötüye, haksızlığa, karanlığa dair her şeyi ama her şeyi yaşadı bu dünya.
Yani acıya dair verecek hiçbir şeyimiz kalmadı.
Yola koyulmuşsun, geliyormuşsun.
Gel!
Hoş gel!
Sefalar getir!
Varayım Dünya’ya da, şu insanlığın anasının emdiği sütü burnundan getireyim diyorsan avucunu yalarsın 2016 avucunu yalarsın!
Burnumuzdan getirilecek süt kalmadı kursağımızda, ağzı süt kokan çocuklar gömdük.
Avucunu yalarsın 2016 sana verecek tek bir acımız yok.
Haberin olsun umuda, barışa, adalete ve insanlığa aç bir dünyaya geliyorsun.
Yüzüne gülücükler, cebine umutlar, kolunun altına ekmek sıkıştır gelirken.
Yoksa bunlar dünya da var sanıyorsan avucunu yalarsın!